Anonim Şirketler

En az beş kişinin, belli bir ekonomik amaç ve konu ile uğraşmak üzere, bir ünvan altında kurdukları, esas sermayesi belirli ve paylara bölünmüş, borçlarından dolayı sadece mal varlığı ile sınırlı sorumlu ve ortaklarının sorumluluğu yüklendiği sermaye payı ile sınırlı, tüzel kişiliğe sahip bir ticaret şirketidir.

Anonim şirketlerde çoğunluk ilkesi mevcuttur. Şirketi idare edecek organların seçimi, yürütme, denetleme işlemleri ile ilgili kararlar çoğunluk ilkesine göre alınır. Anonim şirketlerde hissedarların sorumluluğu sermaye oranı ile sınırlıdır. Pay sahibi gerçek kişilerin hayatını aşan bir devamlılık niteliğine sahiptirler. Sorumluluklarının sermaye ile sınırlı olması nedeniyle, sermayenin korunması yasada zorunlu kılınmış, bu amaçla sermayelerinin eksiksiz teşekkül etmesi ve sermayenin korunmasını sağlayıcı hükümler getirilmiştir. Ortaklar sermayeye katılımları oranında hak sahibi olurlar. Anonim şirket pay sahipliği, şirketi doğrudan doğruya yönetim hakkı vermez. Pay sahibi yönetim hakkını, genel kurulda yönetim kurulunu seçmek suretiyle kullanabilir. Şirketin denetimi teknik bilgiye sahip kişiler tarafından yapılır. Hisse sahiplerinin ve hisse alacakların korunması amacıyla, faaliyetleri hakkında bilgi vermeleri gerekmektedir.

Kuruluş biçimi belirlenirken, üzerinde durulacak en önemli husus, sermayenin nasıl tesis edileceğidir. Buna göre anonim şirketler, “tedrici” ve “ani” olmak üzere iki şekilde kurulabilirler.

Minimum sermaye tutarı 50 milyar Tldir. Şirket sermayesinin bir kısmı ortaklar tarafından taahhüt edilerek, kalan kısım için halka başvurulması düşünülüyorsa, “tedrici kuruluş”; sermayenin tamamı ortaklar tarafından taahhüt edildiği takdirde de “ani kuruluş” söz konusudur. Her iki tür kuruluş şeklinde sermaye, “nakdi” veya “ayni” olmak üzere iki şekilde ödenebilir.

Türk Ticaret Kanunu, sabit sermaye sistemini kabul etmiştir. Buna göre, anonim şirket için düşünülen sermaye önceden belirlenir. Sermayenin bir kez belirlenmesinden sonra azaltılması veya çoğaltılması anasözleşme değişikliği hükmünde olup, ileride incelenecek olan ayrı bir prosedürü gerektirir. Sabit sermaye sisteminin tek istisnası, Sermaye Piyasası Kanunu ile getirilen “Kayıtlı Sermaye” sistemidir. Kayıtlı sermaye sistemini kabul eden şirketlerde, esas sermaye çıkarılmış sermayeleridir. Türk Ticaret Kanununda belirlenen prosedüre uymaksızın esas sözleşmelerinde belirlenen tavana kadar yeni hisse senedi çıkartmak suretiyle sermaye artırımına olanak tanınmıştır. Kayıtlı sermaye sistemi anonim şirketlere sermayeyi temin yolunda kolaylıklar sağlamakla birlikte, sabit sermayeli şirketlere nazaran ek formaliteler getirdiğinden, pratikte düşünüldüğü kadar kolaylık sağlamamaktadır.

Genelde “Ani Kuruluş” daha yaygın olduğu için bu uygulamayı anlatacağız.

Kuruluşda, anasözleşmenin hazırlanıp, kurucu ortaklar tarafından imzalandıktan sonra notere onaylatılması, gerekli harç ve vergilerin ödenmesi, kuruluş için gerekli diğer belgelerle birlikte Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’na müracaat edilerek kuruluş izninin, ilgili belediyeden “Ticari Durum Belgesi” nin alınması, daha sonra da Ticaret Siciline tescil ve Ticaret Sicili Gazetesinde ilan yaptırılması gerekir.

Ortakların sermayenin dörtte birini tescil tarihinden itibaren 3 ay içinde, kalanını ise en geç üç yıl içinde ödemek üzere taahhütte bulunmaları zorunludur. Ayrıca, anonim şirketler için asgari sermaye zorunluluğu bulunmaktadır.

Anasözleşmede,yasaya uygun olarak seçilmiş, anonim şirket kelimelerini ihtiva eden ve daha önce başka bir şirket tarafından tescil edilmemiş şirket unvanı, şirketin merkezinin adresi, şirketin konusu, şirketin yönetim kurulu ve denetçilerinin kaç kişiden oluşacağı (yönetim kurulunda en az 3 üye bulunmak zorundadır; ancak denetçi veya denetçiler için böyle bir zorunluluk yoktur), şirketin yönetim kurulu ve denetçilerinin seçim şekli ve bunların görevleri ile yönetim işlerinin nasıl yapılacağı, yönetim kurulu üyelerinin ve denetçilerin ad, soyad ile adresleri, şirketin sermayesi, ortakların payları ve sermayenin ödenme yöntemi, payların nominal değeri, genel kurulun ne şekilde toplanacağı ve şirkete ait ilanların ne şekilde yapılacağı, kurucu ortakların adları, soyadları veya unvanları ile ikamet adresleri ve tam olarak uyrukları, karın dağıtım şekli, hesap dönemi, yedek akçelerin ayrılması gibi diğer hususlar ve varsa şirketin süresi belirtilmelidir. İlgili ticaret odası ve vergi dairesine de şirketin kaydının yaptırılması zorunludur. Yönetim kurulu üyelerinin ve denetçilerin hissedarlar arasından seçilmesi zorunludur.

Anonim şirketlerin organları; “Yönetim Kurulu”, “Denetçiler” ve “Genel Kurul” dan oluşur. Organ sayısı anasözleşmede belirtilmek suretiyle artırılabilir. Görev ve yetkileri bakımından genel kuruldan sonra en önemli organ yönetim kuruludur. Yönetim kurulu üyeleri gerçek kişilerden oluşur. Pay sahibi olan tüzel kişinin ancak temsilcisi olan gerçek kişiler yönetim kuruluna üye olabilirler. Bunun dışında, yönetim kurulu üyelerinin pay sahipleri arasından seçilmeleri kuraldır. Yönetim kurulu üyelerinin anasözleşme ile belirlenmeleri zorunludur ve genel kurul tarafından çoğunluk oyları ile seçilirler. Türk Ticaret Kanunu uyarınca, yönetim kurulunun en az üç üyeden teşekkül etmesi zorunludur; ancak yasada, üye sayısının üst sınırı belirtilmemiştir. Bazı kanunlarda yönetim kurulu üyeleri için daha fazla sayı önerilmiş olabilir. Yönetim kurulu üyeleri en çok üç yıl için seçilebilirler. Bu süre anasözleşme ile kısaltılabilir. Görev süresi biten bir üye, anasözleşmede aksine bir hüküm bulunmadığı takdirde, yeniden seçilebilir. Yönetim kurulu üyeliğine seçilenlerin veya üyelikten ayrılanların ticaret siciline tescil ve ilan edilmesi zorunludur. Genel olarak şirketin temsil ve ilzamı tek tek yönetim kurulu üyelerine değil, toplu olarak yönetim kuruluna aittir. Bu amaçla yönetim kurulunun karar alabilmesi için, yasa ve anasözleşme hükümlerine uygun olarak toplanması gereklidir.

Yönetim kurulunun teşkilinden sonra yapılması gereken ilk şey, üyeleri arasından bir “Başkan” ve “Başkan Vekili” seçilmesidir. Toplantı gündemini hazırlamak, üyeleri toplantıya davet etmek, toplantıları yasa ve anasözleşmeye uygun olarak idare etmek, alınan kararların uygulanmasını sağlamak başkanın görevlerileridir. Yönetim kurulu sahip olduğu hak ve yetkilerin bazılarını üyelerden birine veya bir kısmına bırakabilir. Bu şekilde yönetim kurulunun görevlerini üzerine alan üyeye “Murahhas Üye” veya “Murahhas Aza” denir.

Yönetim kurulu:

Yönetim kurulu, anasözleşmede yazılı olan şirketin konusu sınırları içinde kalmak kaydıyla, üçüncü şahıslarla girişilecek her türlü ilişkide şirketin kanuni temsilcisidir. Ticaret Kanununda genel kural olarak “birlikte temsil” kuralı kabul edilmiştir. Anasözleşme ile bunun aksi öngörülebilir veya özel hükümler getirilebilir. Bu tür düzenlemelerin üçüncü şahıslara karşı geçerli olabilmesi için ticaret siciline tescil ve sicil gazetesinde ilan edilmiş olması gereklidir.

Genel kurulun toplantıya çağrılması, şirket yöneticilerinin atanması ve azilleri, şirketin denetlenmesi, yıllık raporların düzenlenmesi, bilanço ve kar zararın düzenlenmesi, karın dağıtımı için öneride bulunulması, şirketin defterlerinin tutulması, yönetim kurulu üyeliğinin açılması halinde yeni üye seçimi, şirkete ilişkin tescil ve ilan işlerinin yapılması, şirketin mali durumunun bozulması halinde gerekli tedbirlerin alınması yönetim kurulunun görevleridir. Yönetim kurulu toplantılarına katılmak, toplantılarda tekliflerde bulunmak, kararlar hakkında oy kullanmak, gerektiği takdirde toplantı yapılmasını talep etmek, huzur hakkı, kar payı, ikramiye ödenmesi Yönetim kurulunun hakları olarak sayılmaktadır. Yönetim kurulu toplantılarına katılıp, önerilerde bulunmak ve oy kullanmak, şirketin yönetimi ve işlerini gözetmek, şirket işlerinin görülmesinde gerekli özeni göstermek, şirket sırlarını saklamak, genel kuruldan izin almadan şirketle ticari muamele yapmamak, genel kuruldan izin almadan şirketle rekabet etmemek, genel kurula hesap vermek, yanlış kanı uyandıracak davranışlarda bulunmamak yönetim kurulu üyelerinin sorumluluklarıdır. Toplantılara katılmak, görüşlerini bildirmek, alınacak kararlar için oy kullanmak her yönetim kurulu üyesinin asli görevidir. Yönetim kurulu toplantılarında, bütün üyelerin bir oy hakkı vardır.

Anasözleşmeye buna aykırı hüküm konulamaz. Yönetim kurulu üyeleri oylarını kabul veya ret şeklinde kesin olarak kullanmalıdırlar. Çekimser şeklinde oy kullanılamaz. Bu şekilde kullanılan oylar ret olarak değerlendirilir.Yapılan oylamada oylarda bir eşitlik olması halinde, konunun görüşülmesi gelecek toplantıya bırakılır. Bu toplantıda da eşitlik olduğu takdirde, teklif reddedilmiş sayılır. Yönetim kurulu kararları bütün üyelerin sorumluluğunu gerektirir. Bu nedenle çoğunluk tarafından alınan karara katılamayan üye, sorumluluğa iştirak etmek istemiyorsa, karara muhalif kaldığını tutanağa yazdırarak, durumu denetçilere bildirmek zorundadır.

Ortakların yapacakları pay bedeli ödemelerinin doğruluğundan, kar paylarının gerçek olmamasından, yasal defterlerin tutulmasından, genel kurul kararlarının yerine getirilmesinden, sermaye artırımının yasaya uygun yürütülmemesinden, tahvil ihracında, yasada belirtilen hükümlere aykırı hareket edilmesinden, şirketin kuruluş aşamasındaki uygunsuzluklardan (ilk yönetim kurulu), şirketin iflası halinde, iflastan önceki üç yıl için yönetim kurulu üyelerinin normal ücreti aşar şekilde aldıkları kazanç payı veya diğer getirilerden, yasa veya anasözleşmenin kendilerine yüklediği görevleri kasten veya ihmal sonucu yapmamaktan yönetim kurulu üyeleri müteselsilen sorumluludur.

Şirketin işlerinin bir veya bir kaç üye tarafından yürütüleceği kararlaştırılmışsa, bu takdirde sorumluluk, yetki verilen üye/üyelere aittir. Yönetim kurulu üyelerinin kendileri veya usul veya fürudan üçüncü dereceye kadar kan hısımlarının menfaatlerini ilgilendiren görüşmelere katılmaları yasaklanmıştır. Aksine hareket eden yönetim kurulu üyeleri maruz kalınan şirket zararından şahsen sorumludurlar. Genel kurulun iznini almaksızın şirketin konusuna giren işleri yapan yönetim kurulu üyeleri şahsen sorumludur. Şirketin hali hazır işleri ve durumu hakkında yanıltıcı beyanda bulunan yönetim kurulu üyeleri şahsen sorumlu olurlar. Sır saklamayan yönetim kurulu üyelerinin şahsi sorumluluğuna gidilebilir. Yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna müracaat edebilmek için sayılan eylem veya işlevlerin zarara sebebiyet vermesi ve üyenin/üyelerin kusuru bulunması şarttır.

Genel Kurul:

Anonim şirketlerde asıl ve nihai karar organı olarak, yasa ve anasözleşme uyarınca toplanan pay sahiplerinden oluşan “Genel Kurul” görev yapar. Genel kurul, olağan veya olağanüstü olarak toplanabilir. Kural olarak, genel kurul toplantılarına bütün pay sahipleri katılabilirler. Genel kurulda şirketin anasözleşmesinde gösterilen konusu dışında ve üçüncü kişilerin hakları üzerinde etkili olacak şekilde kararlar alınamaz.

Anasözleşmenin değiştirilmesine karar verilmesi, sermayenin artırılması veya azaltılmasına karar verilmesi, şirket tarafından, tahvil, imtiyazlı pay senedi gibi belgelerin ihracına karar verilmesi, şirket organlarının seçimi veya azline karar verilmesi, şirket organlarının ibrasına karar alınması, bilanço ve kar zarar hesaplarının tasdiki, karın dağıtımına ilişkin karar alınması, şirketin feshine karar alınması genel kurulun yetkisindedir.

Denetçiler:

Anonim şirketlerde, yönetim kurulu ve genel kurulun yanı sıra yasal olarak bulunması gereken organlardan biri de Denetim organıdır. Denetçiler, şirket kayıtlarının düzenli tutulup tutulmadığını denetlemek, Şirket veznesini teftiş etmek, bütçe ve bilançoyu murakabe etmek ile görevlidirler.

Şirket işlerini denetlemek üzere bir veya birden fazla denetçi seçilmesi yasal zorunluluktur. Tek denetçi seçilmesi halinde seçilecek kişinin Türk vatandaşı olması şarttır. Birden fazla denetçi seçilmesi halinde ise yarıdan bir fazlasının Türk vatandaşı olması lazımdır.

Yönetim kurulu üyeleri aynı zamanda denetçi seçilemezler, yönetim kurulu üyelerinin eşi, usul ve fürudan üçüncü dereceye kadar kan hısımları denetçi seçilemezler, denetçiler aynı zamanda şirketin memuru olamazlar. Denetçiler normal olarak genel kurul tarafından seçilirler. Denetçi sayısı birden fazla ise ve bir denetçiliğin herhangi bir nedenle açılması halinde, diğer denetçiler ilk genel kurula kadar görev yapmak üzere yerine birini seçebilirler. Tek denetçi olması ve bu denetçinin ayrılması halinde ise, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemeden, ilk genel kurula kadar görev yapmak üzere denetçi tayini istenmesi gerekir.

Anonim Şirketlerde Pay Sahipliği Anonim şirketlerin sermayeleri belirgin (muayyen) olup, birimlere ayrılır ve her birime pay (hisse) denir. Payları temsil etmek üzere pay senetleri düzenlenir. Her pay sahibine hissedarlık hak ve borçlarını yükler. Pay devredilebilir, rehnedilebilir, intifa, şuf’a, vefa gibi haklara konu olabilir ve hatta pay sahibinin borcu nedeniyle haczedilebilir. Çok çeşitli paylar mevcut olabilir. Örneğin; nakit karşılığı pay, ayın karşılığı pay; oy hakkı bulunan, oy hakkı bulunmayan pay; imtiyazlı pay, imtiyazsız pay; … gibi. Kural olarak, bir pay şirkete karşı bölünmez; yani bir pay birden fazla kişi tarafından edinilemez. Miras yoluyla payın intikali veya müşterek mülkiyet şeklinde payın edinilmesi halinde ise hissedarların, şirkete karşı haklarını bir temsilci vasıtasıyla kullanmaları zorunludur.

Anonim şirketlerde payların, pay defterine kaydedilmesi öngörülmüştür. Pay defterinde hamiline yazılı paylar toptan gösterilebilir. Nama yazılı paylarda ise, pay sahibinin adı, adresi, payın nominal değeri ve devir keyfiyetinin pay defterine kaydedilmesi gereklidir. Anonim şirketlerde pay sahipliği kuruluşta kazanılabileceği gibi, bir ortağın payını satın almak yoluyla devren de kazanılabilir.

Pay Sahibi, şirketin mal varlığına katılma, kar payı alma, tasfiye payına iştirak etme, artırılan sermayeye katılma (rüçhan hakkı), payını devir hakkı, genel kurula iştirak ederek görüşmelere katılma ve oy kullanma; seçme ve seçilme, genel kurul kararlarına muhalefet edebilme ve alınan kararlar aleyhine dava açma, şirketin yönetimi, denetimi ve şirket işleri hakkında bilgi alma, yönetim kurulu üyeleri ve denetçiler aleyhine dava açma hakkına sahiptir.

Pay sahiplerinin borcu, taahhüt edilen sermayeyi ödeme ile sınırlıdır. Yükümlülükleri ise; sır saklama, bağlılık ve anasözleşme ile belirlenen diğer yükümlülüklerdir.

Hisse Çeşitleri Anonim şirketlerde pay sahiplerine, nama veya hamiline yazılı hisse senedi verilebilir. Uygulamadaki farklılıklar şunlardır: Nama yazılı hisse senedinin devri için, ciro ve teslim edilmesinden sonra devrin pay defterine kaydedilmesi gerekir; hamiline yazılı hisse senetlerinin devri için ise sadece teslim edilmesi yeterlidir.

Hamiline hisse senedi çıkartılabilmesi için şirket sermayesinin tamamının ödenmiş olması zorunludur. Nama yazılı hisse senetleri pay defterine ayrı ayrı ve pay sahipleri de belirtilmek üzere kaydedilirler. Hamiline yazılı hisse senetleri tek kalem olarak pay defterine yazılabilirler

Hiç yorum yok: